- okuryazar
- okuryazar snüfusun yüzde sekseni \okuryazardır achtzig Prozent der Bevölkerung kann lesen und schreiben, achtzig Prozent der Bevölkerung ist des Lesens und Schreibens kundig
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
okuryazar — sf. Okuması yazması olan, öğrenim görmüş (kimse) Şimdi Diyarbakır ın okuryazar gençlerinin hepsi beni tanıyor. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağa — is. 1) Geniş toprakları olan, sözü geçen, varlıklı kimse Bu köyün ağası ben miyim, o mu... T. Buğra 2) Halk arasında sayılan ve sözü geçen erkeklere verilen unvan Mehmet ağa. Hüseyin ağa. 3) Büyük kardeş, ağabey Köye varınca ağamdan parasını… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalem şuarası — is., esk. Divan şiiri tarzından etkilenen okuryazar halk şairi … Çağatay Osmanlı Sözlük
okur — is. Okuyan kimse, okuyucu, kari Bu iki yazar çok okuru olmanın tadını çıkarmasını da bilmişlerdir. S. Birsel Birleşik Sözler okuryazar … Çağatay Osmanlı Sözlük
okuryazarlık — is., ğı Okuryazar olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
yazar — is. 1) Yazma özelliği olan şey 2) Bilim, edebiyat, sanat alanında kitap yazan kimse, müellif 3) Özellikle gazete ve dergilerde herhangi bir konuda yazı yazan kimse, muharrir Birleşik Sözler yazarçizer yazar hakkı yazar kasa başyazar bilgiyazar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yosmalık — is., ğı Yosma olma durumu, yosmaca davranış Rüştiye mezunu, okuryazar ve iyi kanun çalarmış. Kendine mahsus bir yosmalığı varmış. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
... demek — 1) ... anlamına gelmek Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. 2) o hâlde, şu hâlde Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük